24 Mart 2019 Pazar

Bozkurt Türküğün Simgedir...

  • Bozkurt işaretinin sadece siyâsi bir işaret olduğu yanlışı…
Tarih boyunca Türkler kendileriyle özdeşleşen simgeler kullanmıştır. Bunlardan en önemlisi şüphesiz bozkurt ve kartaldır. Türk dünyasında sıkça kullanılan “Aspanda bürküt, jerde kökbörü ol” ,Türkiye Türkçesinde karşılığı; “Gökte kartal, yerde bozkurt ol.” sözü bunu destekler niteliktedir.
Bozkurt ve kartal özgürlüğüne düşkün canlılardır. Geçmişte de, günümüzde de bu böyledir, böyle devam edecek…
Konumuza dönecek olursak, bozkurt işaretini günümüzde siyâsi partiler simge olarak kullanıyor. Bu işaret Türkiye’ye geleli çok olmadı. Dönemin Mhp Genel Başkanı Alparslan Türkeş Türkiye’ye getirip partisinin simgesi olarak kullanmıştır. Bozkurt işaretinden önce Mhp “sağ yumruk havaya” şeklinde simge kullanıyordu. Karabağ için Azerbaycan’a birtakım ziyaretler yapan Türkeş, Azerbaycan’da bozkurt işaretinin yapıldığını görür ve hoşuna gider. Türkiye’ye döndüğünde de bu işareti dava arkadaşlarına gösterir ve bir karar alarak partinin simgesini bozkurt işareti yapar.
Azerbaycan da bu işaretin asıl sahibi değildir. Onlar da Gagavuz Türkleri’nden bu işareti öğrenmiştir. Gagavuzlar, Hristiyan Türkler’dir. Türk kültürünü en iyi biçimde yaşatan, SSCB – Azerbaycan Savaşı’nda din kardeşleri yerine, kan kardeşlerini seçenlerdir.
Kısaca bozkurt siyâsi bir simge olarak kullanılmadan önce de Türkler bu işareti simge olarak benimsemişlerdi. Güney Azerbaycan Futbol Takımı Tractör’ün de simgesi bozkurttur. Bütün taraftarlar bozkurt işaretini gururla yaparlar.
Bozkurt, Türk mitolojisinde de sıkça kullanılmıştır. Oradaki Bozkurt aslında günümüzde bildiğimiz kurtlardan değil Kanatlı Bozkurt olarak geçer. Aşağıda görselini görebilirsiniz.
Yukarıda bozkurtun özgürlüğüne düşkün olduğunu anlamıştım, bununla ilgili kısabir hikayeyi paylaşmak istiyorum.
Yabancı bir ülkede bozkurtu kapalı bir odaya koyuyorlar, bozkurt da bir süre bekledikten sonra, kurtulamayacağını anladığı zaman kendini duvarlara vurarak intihar ediyor.
İşte asaleti bundan geliyor, asla tasma takamazsınız, asla esir edemezsiniz. Bir şekilde kendini yok eder…
Son olarak “Bozkurt Türklüğün simgesidir ve ilelebet böyle kalacaktır.”

Saygılarımla...

https://www.tozlumikrofon.com/bozkurt-isareti-nereden-geliyor-kokeni-nedir/

Gagavuz Türkleri Kimdir?

Hristiyan Türk Gagavuzlar Kimdir, Nerelerde Yaşar?

Türk denilince akla Dünya üzerinde sadece Müslümanlar gelmektedir. Aslında Gayri Müslim Türk sayısı oldukça fazladır. Musevisinden Hristiyanına, Şamanından Deistine onbinlerce Türk vardır. Bu yazımda özellikle Hristiyan Gagavuz Türklerinden bahsedeceğim. Bir önceki yazımda Gagavuzlardan Bozkurt işaretini aldığımızı belirtmiştim...

Gagavuzların Dünya üzerinde yaklaşık 350-400 bin civarında nüfusu vardır. En önemli nüfus Moldova'ya bağlı özerk bölge olan Gagavuzya'da yaşamaktadır. Şu anda ülkenin başkanı İrina Vlah'tır. Türkiye ile hem siyasi, hem de kültürel olarak büyük adımlar atmaya çalışmaktadır. Gagavuzya'nın nüfusu 2014 sayımlarına göre 135 bin civarındadır. Türkiye'den çok fazla öğrencinin ağırlandığı başkentin de adını alan Komrat Üniversitesi mevcuttur.

Kültür bakımından Şaman geleneklerini oldukça güzel yansıtırlar. Yerel kıyafetleri bizim Doğu Karadeniz'in giydiği yerel kıyafetlere benzemektedir. Karadeniz, Gagavuzlardan oldukça fazla etkilenmiştir. Horon, kemençe gibi Türk geleneklerini onlardan aldığımız rivayet edilir. Hristiyan olmalarına rağmen domuz eti yemezler. Kurşun dökme gibi eski şaman geleneklerini de yaparlar. Dil bakımından Türkiye Türkçesi'ne en yakın Türkçe Gagavuz Türkçesi'dir. Azerbaycan olarak bilinir ama yanlıştır. Azerbaycan'da dil bakımından zorlanabilirsiniz fakat bir Gagavuz'la konuşurken asla zorlanmaz aksine çok iyi anlaşırsınız.

Gagavuzlar yıllarca Rus esareti altında yaşamışlardır. Adların Rusça kökenli olması bundan kaynaklanmaktadır. Rus yanlısı asla değildir. Azerbaycan ile Rusya savaş yaptığı zaman, zorla silah altına alınan Gagavuzları, Azerbaycan'a karşı savaşmaya zorlayan Rusya savaşın en büyük hatasını yapmıştır. Çünkü Gagavuzlardan oluşan bir bölük, "Din kardeşlerini değil, kan kardeşlerini seçerek" Rusya'nın tankı ve tüfeğiyle Azerbaycan tarafına geçmiştir. Bu olaydan sonra Ruslar'la tamamen ipler kopmuştur. Yıllar sonra da Moldova Ruslar'dan ayrılınca Gagavuzlara kucak açarak toprak vermişlerdir.

Buradan çıkaracağımız kıssadan hisse;

Türklük sadece din bağı ile ölçülemez, Hoca Ahmet Yesevi ne diyor: "Din seçim, Türklük kaderdir."

Bizler kaderimize razıyız...

Kardeşlerimize sahip çıkalım....

Dipnot:
ÖNEMLİ ŞEHİRLERİ Komrat, Çadır, Lunga, Vulkaneşti.

TÜRKİYE İLE İLİŞKİLERİ Hamdullah Suphi Tanrıöver’in T.C. Bükreş Büyükelçisi olduğu dönemde (1931-1944) Gagavuzlar Türkiye’nin gündemine gelmiştir. Bu dönemde Gagavuz Yeri’nde Türkçe kursları açılmış ve Türkçe kitaplar gönde-rilmiştir. Öte yandan bazı Gagavuzlar seçilerek Türkiye’de yüksek öğrenim görmeleri sağlanmıştır. Sovyetler Birliği’nin dağılmasıyla birlikte Gagavuzlar Türkiye’nin gündemine tekrar girmişlerdir. Uzun zaman kopuk olan ilişkilere büyük önem verilmektedir. Türkiye Gagavuzlara yardım mahiyetinde bir çok program ve proje gerçekleştirmiştir. Faaliyetlerin çoğu eğitim alanında yoğunlaşmıştır. Bunun yanında insani yardım ve sağlık malzemesi gönderilmiş, Gagavuz öğrenci ve öğretmenlere Türkiye’de çeşitli sürelerle Türkçe yaz kursları verilmiştir. Gagavuz Yeri’ndeki Komrat Devlet Üniversitesi’ne Türkiye’den öğretim elemanı gönderilmesi için alt yapı çalışmaları başlatılmış, ayrıca üniversiteye çok sayıda kitap gönderilmiş, maddi yardımda da bulunulmuştur. Bursa ile Çadır-Lunga şehrinde ilkokullar arasında kardeş okul ilişkisi kurulmuştur.

Saygılarımla Altan Urug

https://www.tozlumikrofon.com/hristiyan-turk-gagavuzlar-kimdir-gagavuzya-nerededir

Karadeniz'in tamamı Laz değildir.

Doğu ve Orta Karadeniz'in Laz Olduğu İddiası

Türkiye'nin neresine giderseniz gidin, Karadenizlilere "Laz" derler. Aslında Lazlarla hiçbir alâkası yoktur. Lazlar'ın toplam nüfusu 1.000.000 ile 1.500.000 civarındadır bu da Karadeniz'in Laz olduğu iddiasını çürütür. Yerleşim yerleri genellikle Rize ile Artvin arasında kalır.

"Roma/Bizans Yazarlarının eserlerinde Lazlardan, Laz adıyla etnik bir topluluk olarak ilk kez bahseden 1.yy tarihçisi Plinius olmuştur. Trabzon ile Doğu Karadeniz Kırım kıyılarını 131 yılında dolaşan Arrianus; ünlü coğrafyasını 150 yılında yazan Ptolemeus; Bizans elçilik heyetine katılarak 448 yılında Atilla’nın Sarayına varmış olan Priskos; 532 yılında Belisarius’un seferine katılarak Lazlar ülkesini gören Prokopius; 552-558 yılları olaylarını yazan Agathias; 558-582 yılları olaylarını yazan Menandros ve Theophanes gibi bir çok yazar Lazlardan, Lazların komşuları ve Roma/Bizans ve Pers devletleriyle olan ilişkilerden ayrıntıyla bahseder."

Lazca lehçesini bilenlerin sayısı da 20 bini geçmez.
Bilinenin aksine Karadeniz'in büyük çoğunluğu Orta Asya ve Kafkas kökenlidir. Bunlardan en çok Çepni boyundan insanımız yaşamakta. Çepni nüfusunun büyük çoğunluğu Giresun ve Trabzon'dadır. Rize ve Trabzonlular'a baktığınız zaman genellikle sarı saçlı ve renkli gözlü olurlar. Bu da Çepni boyunun özelliklerinden ve coğrafi konumdan kaynaklanmaktadır. Sürmene ve Araklı'da da çekik gözlü oldukça fazla insanımız vardır. Fiziksel özelliklere fazla girmeyeceğim...

Şimdi gelelim "Celdum, ciddum" meselesine. Geldim, gittim anlamında kullanılan bu kelimeleri Lazlarla başdaştıramayız. Çünkü Laz Lehçesinde "geldim" kelimesi çok farklıdır.

Lazlar geçmişte Rusya'nın içlerinde devlet kurduğu iddia edilir, zamanla da savaşlarla, sürgünlerle Gürcistan üzerinden Türkiye'nin Kuzey Doğusuna yerleşmişler. Lazlarla Türkiye'nin hiçbir problemi de yoktur ve Bayrağımıza son derece sahip çıkmaktadırlar. Aramıza nifak sokmak isteyenler olabilir, onlara da Lazlar gereken cevabı veriyor.

Çepni Boyu olan Doğu Karadeniz'e Laz demek yıllardan beri süre gelen bir sorundur. Kemençe çalana, horon tepene Laz deniyor, Onlar da kemençe çalar, horon oynar fakat kemençe ve horonun Orta Asya kökenli olduğu gerçeğini değiştirmez.

Bazen saçma sapan ayrımcı, aşağılayıcı kelimeler söyleniyor. Mesala: "Lazların kafası 12'den sonra çalışıyor, hamsi vs." gibi. Bunu söyleyen kişiler aslında kendi küçüklüğünü ortaya koymuş oluyor, hiçbir şekilde cevap vermeyip, bu yazıyı okutmanızı öneririm.

Bir de Temel ve Dursun adlarını Lazlara maal ederler, bu da yanlış bilgidir. Lazlar arasında bu adlar yaygın değildir.

Lazlara en yakın halk Gürcülerdir. Konuşma tarzları ve benzer kelimeler bunun kanıtıdır...

Saygılarımla

Altan Urug...

https://www.tozlumikrofon.com/dogu-ve-orta-karadenizin-laz-oldugu-iddiasi/